INTRODUCTION: With the current consensus approach, the definition of non-alcoholic fatty liver disease has been changed to “fatty liver disease associated with metabolic dysfunction” (MAFLD). This study aimed to investigate the company of MAFLD in isolated AntiHBC Ig G positive hepatitis B patients who need immunosuppressive therapy for various reasons.
METHODS: The presence of MAFLD was prospectively investigated before starting treatment in 150 patients with isolated AntiHBC IgG positivity who needed immunosuppressive therapy for a reason such as a rheumatological disease or tumor. All patients were scanned with Fibroscan M530 before immunosuppressive therapy and CAP value was determined. Simultaneously, blood lipid level, HOMA score, fasting insulin and fasting blood glucose were measured.
RESULTS: Oral antiviral therapy was started in all patients who needed immunosuppressive therapy and had isolated AntiHBc IgG positivity. CAP was measured with fibroscan M530 in all patients included in this study.This situation is accepted as F: 0-1 according to metavir. The patients' average CAP value was 235.2 dB/m with the exact measurement. In this case, although the mean value was <248 dB/m, MAFLD was detected in 28.1% of the cases.
DISCUSSION AND CONCLUSION: In this study, MAFLD was found in 28.1% of patients with low liver fibrosis but isolated AntiHBc IgG positivity requiring immunosuppressive treatment and to be started oral antiviral to prevent HBV reactivation.
GİRİŞ ve AMAÇ: Güncel konsensüs yaklaşımı ile alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı tanımı, “metabolik işlev bozukluğu ile ilişkili yağlı karaciğer hastalığı” (MAFLD) olarak değiştirilmiştir.Bu çalışmada çeşitli nedenlerden dolayı immunsupressif tedavi gereksinimi olan izole AntiHBC Ig G pozitif hepatit B hastalarında MAFLD varlığının araştırılması amaçlandı.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Izole AntiHBC Ig G pozitifliği olan ve romatolojik bir hastalık veya tümör gibi bir nedenden dolayı immünsüpressif tedavi gereksinimi olan 150 hastada tedaviye başlamadan önce MAFLD varlığının prospektif olarak araştırıldı. Tüm hastalar immünsupressif tedavi öncesinde Fibroscan M530 ile taranarak CAP değeri saptanmıştır. Eş zamanlı olarak kan lipid düzeyi, HOMA skoru, açlık insülin ve açlık kan şekerine bakıldı.
BULGULAR: İmmunsupressif tedavi gereksinimi olan ve izole AntiHBc IgG pozitiliği olan bu hastaların tamamına oral antiviral tedavi başlandı. Bu çalışmaya dahil edilen tüm hastalara fibroscan M530 ile CAP ölçümü yapıldı. Fibroscan ile yapılan incelemede fibrozis: 6,05 kPa olarak değerlendirildi. Aynı şekilde yapılan ölçümle hastalarda CAP değeri ortalaması 235,2 dB/m olarak ölçüldü. Bu durumda ortalama değeri olarak <248 dB/m altında olmasına karşın vakaların %28,1’inde MAFLD saptandı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Bu çalışmada karaciğer fibrozisi düşük ancak immunsupressif tedavi gereksinimli izole AntiHBc IgG pozitifliği olan ve HBV reaktivasyonunu engellemek için oral antiviral başlanacak hastaların %28,1’inde MAFLD varlığı görüldü.