Aim: To investigate the success of ablation and re-ablation therapy in patients with differential thyroid cancer who have failed with the first I-131 ablation therapy. Method: All of the patients with differential thyroid cancer who had undergone total or near-total thyroidectomy and who were referred for I-131 ablation therapy to the Nuclear Medicine Department between July 2007 and September 2009 were included. The patients had at least sixth months of follow-up. The patients’ records were evaluated retrospectively. The presence of residual thyroid activity on the 6th month diagnostic I-131 WBS image was accepted as “successful ablation” and the absence of residual thyroid activity was accepted as “unsuccessful ablation”. Results: 191 patients with differential thyroid cancer were assessed in this study. The overall success rate of the first, second and third ablation therapy was found as 74.3%, 75% and 100% respectively. There was no significant correlation between the patients' disease related factors and dosage of I-131 therapy. The average Tg value in group of “successful ablation” was found significantly higher than the group of “unsuccessful ablation” (p<0,005). Discussion: The expected higher rates in success of ablation therapy in patients with re-ablation cannot be obtained due to the effect of stunning. Furthermore, when Tg levels increased, it was observed that the success of ablation therapy decreased.
Keywords: Differentiated thyroid cancer, I-131 re-ablation therapy, ablation successAmaç: Diferansiye tiroid kanseri tanısı almış ve I-131 ablasyon tedavisi verilmiş ancak ablasyon tedavisi başarısız olan hastalarda, ikinci ve üçüncü ablasyon tedavilerinin başarısı araştırılmıştır. Yöntem: Temmuz 2007-Eylül 2009 tarihleri arasında kliniğimize (Radyonüklid Tedavi Polikliniği’ne) başvuran, diferansiye tiroid karsinomu tanısı almış, total/totale yakın tiroidektomi yapılmış ve I-131 ablasyon tedavisi alan ve çalışma süresi içinde en az 6. ay kontrollerine gelen tüm hastalar değerlendirmeye alındı. Hasta dosyaları retrospektif olarak tarandı. Hastaların 6. ay I-131 TVT görüntülerinde tiroid lojunda rezidü saptanmayan hastalar ‘ablasyon başarılı’, rezidü saptanan hastalar ise ‘ablasyon başarısız’ olarak kabul edildi. Bulgular: Çalışmada diferansiye tiroid karsinom tanılı 191 hasta değerlendirildi. 3 doz sonrası ablasyon başarıları sırasıyla %74.3, %75 ve %100 bulundu. Reablasyon dozu sonrası tedavi başarısı ile hastaya ve hastalığa ait faktörler arasında herhangi bir ilişki saptanmadı. Tg ortalaması “ablasyon başarısız” grupta, “ablasyon başarılı” gruptan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur (p<0,005). Sonuç: İkinci ablasyon dozu verilen olgularda beklenen yüksek tedavi başarısı, stunning etkisine bağlı olarak elde edilememiş olabilir. Ayrıca Tg değeri arttıkça reablasyon başarısının düştüğü gözlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Diferansiye tiroid kanseri, re-ablasyon tedavisi, ablasyon başarısı