E-ISSN: 2587-0351 | ISSN: 1300-2694
The Knowledge and Beliefs of Guidance Counselors About Attention Deficit and Hyperactivity Disorder (ADHD) [Van Med J]
Van Med J. 2015; 22(1): 34-40

The Knowledge and Beliefs of Guidance Counselors About Attention Deficit and Hyperactivity Disorder (ADHD)

Şeref Şimşek1, Veli Yıldırım2, Recep Bostan2
1Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatri Anabilim Dalı, Diyarbakır
2Mersin Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatri Anabilim Dalı, Mersin

Objectives: The aim of the current study was to determine the knowledge and beliefs of guidance counselors about attention deficit and hyperactivity disorder (ADHD). Methods: Guidance counselors were given a questionnaire prior to the seminar on ADHD. A semi-structured questionnaire on ADHD was prepared for guidance counselors, after reviewing the previous studies on this topic. The content of the questionnaire form was divided into groups and participants were informed verbally and in writing that they were free to choose as many options as they wished. Results: One hundred ninety-two voluntary guidance counselors participated in the survey. The average age of the guidance counselors was 28.03±4.99 years and the average number of students they were responsible for was 985.22±840.62. The number of female guidance counselors was 92 (48.2%), while the number of male participants was 99 (51.8%). Almost half of the participating counselors (52.4%) mentioned that the frequency of ADHD was between 3% and 9%. Sixty guidance counselors (31.4%) stated that the findings completely improved, while 31 of them (16.2%) stated that the findings remained the same and 10 of them (5.2%) stated that the findings declined over time. Approximately two-thirds (62.8%) of the guidance counselors reported that ADHD was a genetically inherited disorder. Discussions: It is conspicuous that the number of students using psychiatric medication was quite low, although the average number of students per guidance counselor was rather high. Moreover, it was determined that guidance counselors had beliefs and knowledge that contrasted with the scientific findings on certain topics such as the treatment of ADHD and the intelligence level of the child. Therefore, the researchers believe that periodical meetings of the child and adolescent psychiatrists with the guidance counselors would contribute to the correction of false knowledge and beliefs.

Keywords: Stigma, labeling, ADHD

Psikolojik Danışmalık ve Rehberlik Öğretmenlerinin Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Hakkındaki Bilgi ve İnançları

Şeref Şimşek1, Veli Yıldırım2, Recep Bostan2
1Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatri Anabilim Dalı, Diyarbakır
2Mersin Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatri Anabilim Dalı, Mersin

Amaç: Psikolojik danışmalık ve rehberlik (PDR) öğretmenlerinin, dikkat eksikliği/ hiperaktivite bozukluğu (DEHB) hakkındaki bilgi ve inançlarının öğrenilmesi amaçlanmıştır. Yöntem: PDR öğretmenleri için, DEHB hakkında daha önce bu konuda yapılan çalışmalar gözden geçirilerek yarı yapılandırılmış anket düzenlenmiştir. DEHB konulu seminer öncesinde öğretmenlere anket verilmiştir. Anket içeriğindeki sorular gruplar halinde olup istedikleri kadar şık işaretleyebilecekleri sözel ve yazılı olarak açıklanmıştır. Sonuçlar: Gönüllü olan 192 öğretmen anketi doldurmuştur. Öğretmenlerin yaş ortalaması 28.03±4.99 ve sorumlu olduğu öğrenci ortalaması 985.22±840.62 olarak tespit edilmiştir. Öğretmenlerin 92’si (%48.2) kadın, 99’u (%51.8) erkektir. Öğretmenlerin yaklaşık olarak yarısı (%52.4) DEHB sıklığının %3-9 arasında olduğunu belirtmektedir. Öğretmenlerin 60’ı (%31.4) bulguların tamamen düzeldiğini, 31’i (%16.2) bulguların aynen devam ettiğini ve 10’u ise (%5.2) gittikçe kötüleştiğini belirtmektedir. Öğretmenlerin yaklaşık olarak üçte ikisi (%62.8) DEHB’nin genetik geçişli bir hastalık olduğunu bildirmektedir. Öğretmenlerin 113’ü (%59.2) birleşik tip, 58’i (%30.4) hareketlilik ve dürtüselliğin önde geldiği alt tipi, 36’sı (%18.8) dikkatsizliğin önde geldiği alt tipi olduğunu belirtmektedir. Öğretmenlerin 86’sı (%45) her zekâ düzeyi çocukta DEHB görülebileceğini, 61’i (%31.9) ise normal düzeyde zekâya sahip çocukta görülebileceğini vurgulamıştır. Tartışma: Bir PDR öğretmeni başına düşen ortalama öğrenci sayısı oldukça yüksek olmasına rağmen psikiyatrik ilaç kullanan öğrenci sayısının az bildirilmiş olması dikkat çekmektedir. Ayrıca DEHB’nin tedavisi, çocuğun zeka düzeyi vb bazı konularda PDR öğretmenlerinin bilimsel bulgularla çelişen bilgi ve inançlara sahip oldukları tespit edilmiştir. Bu sebeple çocuk ve ergen psikiyatri uzmanının PDR öğretmenleriyle dönemsel olarak bir araya gelmesi, yanlış bilgi ve inançların düzelmesinde fayda sağlayacaktır.

Anahtar Kelimeler: Damgalama, etiketleme, DEHB


Manuscript Language: Turkish
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Copied!
CITE
LookUs & Online Makale