INTRODUCTION: We aimed to evaluate effect of foreign language problem and substance/alcohol usage on rate of non-therapeutic laparotomy in penetrating abdominal stab injuries (PASI).
METHODS: Data of 89 patients with PASI treated between January 2015 and December 2017 were evaluated retrospectively. Age, gender, injury site, surgery requirement, surgery type, patients' language problems (not knowing Turkish and English) and substance/alcohol usage were recorded. Patients were divided into two groups according to language problem: 51 patients without problem were defined as Group 1, and 38 patients with problem were Group 2; also divided into two groups according to substance/alcohol usage: nonuser 69 patients were Group 3, user 20 patients were Group 4.
RESULTS: Female/male ratio was 5/84 and mean age was 28.5±8.9. Most common injury site was epigastric region (27%), and most frequently injured organ with lumen was small intestine (40.7%). Rate of surgery (52.6% and 80%) and of non-therapeutic laparotomy (18.4% and 30%) in group 2 and 4 were higher than group 1 and 3 (p<0.05 and p<0.01). Frequency of blood transfusion (28.9% and 35%) and amount of erythrocyte suspension (1.2±2.2 and 1.3±2.3) in group 2 and 4 was higher than others (p<0.05). Ratio of hematocrit in patients undergone therapeutic laparotomy (n=27) was lower (p<0.05), and neutrophil and platelet counts were higher compared to non-therapeutic group (p<0.05).
DISCUSSION AND CONCLUSION: We concluded that surgical decision in PASI was affected by insufficient anamnesis and examination due to language problem or substance/alcohol usage, resulting in unnecessary laparotomy and increase rates of non-therapeutic laparotomies.
GİRİŞ ve AMAÇ: Abdominal delici kesici alet yaralanmalarında (DKAY) yabancı dil probleminin ve alkol ya da madde kullanımının non-terapötik laparotomi oranı üzerine etkisini değerlendirmeyi amaçladık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Ocak 2015 ve Aralık 2017 tarihleri arasında tedavi edilen 89 batın nafiz anterior abdominal DKAY hastasının verileri retrospektif olarak değerlendirildi. Yaş, cinsiyet, yaralanma bölgesi, ameliyat gereksinimi, yapılan ameliyat, hastaların lisan problemi (Türkçe ve İngilizce bilmeme durumu) ve madde/alkol kullanımı verileri kaydedildi. Hastalar lisan problemine göre ikiye ayrıldı: lisan problemi olmayan 51 hasta Grup 1, olan 38 hasta Grup 2 olarak belirlendi. Hastalar madde/alkol kullanma durumlarına göre de ikiye ayrıldı: kullanmayan 69 hasta Grup 3 ve kullanan 20 hasta ise Grup 4 olarak adlandırıldı.
BULGULAR: Hastaların kadın/erkek oranı 5/84, yaş ortalaması 28,5±8,9 olarak kaydedildi. En sık karşılaşılan yaralanma bölgesi epigastrik bölge (%27), en sık yaralanan lümenli organ ince bağırsaklardı (%40,7). Grup 2 ve 4’de ameliyat yapılma oranı (%52,6 ve %80) ve non-terapötik laparotomi oranı (%18,4 ve %30) grup 1 ve 3’e kıyasla yüksekti (p<0,05 ve p<0,01). Grup 2 ve 4’de kan transfüzyon sıklığı (%28,9 ve %35) ve kullanılan eritrosit süspansiyon miktarı (1,2±2,2 ve 1,3±2,3) diğerlerine kıyasla yüksekti (p<0,05). Terapötik laparotomi yapılan hastaların (n=27) non-terapötik hastalara kıyasla (n=10) hematokrit oranının düşük (p<0,05), nötrofil ve trombosit sayılarının yüksek olduğu belirlendi (p<0,05).
TARTIŞMA ve SONUÇ: Abdominal yaralanmalarda hastanın geliş anındaki ve takipteki muayene bulgularının kıyaslanması ile verilen cerrahi kararı, lisan problemi nedeniyle veya madde/alkol kullanımına bağlı olarak alınan anamnez ve muayenenin yetersiz olmasının etkilediği, cerrahları gereksiz laparotomiye sevk ettiği ve bu durumun non-terapotik laparotomi oranlarını arttırdığı sonucuna vardık.